Yusuf Hayaloğlu Bir Acayip Adam Şarkı Sözleri
Suphi benim canım ciğerim
Kimse bilmez nereli olduğunu
Susar akşam oldu mu
Bir cebinde das kapital
Bir cebinde kenevir tohumu
Fırtınadan arda kalmış bir teknede tevekkül içinde
Görkemli sakalı ve iğreti parkasıyla gizlediği macerasıyla
Bir acayip adam yaşardı
Akşamları susardı
Ben konuşsam kızardı
Bir sürgün kasabasıydı
Bir eski zamandı, hazirandı
Çocuktum evden kaçmıştım
Gelip ona sığınmıştım
Küçüçük bir koydu, sığdı
Burayı keşfeden belki de oydu.
Uzaktan kasabanın ışıkları yanardı
İçim anneyle dolardı, ağlardım
Suphi söyle bir göz atardı,
Gizli bir cigara yakardı
Ağlardı, sonra barışırdık
Ben flüt çalardım, cigara sönerdi ağlardık
Nerden geldiğini bilmezdim,
Kimsesizdi, belki kimliksizdi
Onun macerası onu ilgilendirirdi
Kimseye ilişmezdi
Bir şeylere küfrederdi hep
Tedirgin bir balık gibi uyurdu
Bazen kaybolurdu
Arardım, yağmurun altında dururdu
Bir kalın kitabı vardı, cebinde dururdu, hergün okurdu
Ben bir şey anlamazdım
Kapağını seyreder duymazdım Sakallı bir resimdi, kimdi, ne kadar mutebessimdi
Sordum bir gün suphi'ye soylediklerini niye anlamıyorum
Diye
Bildiklerini dedi; yüzleştir hayatla ve sınamaktan korkma
Doğru ile yanlışı o zaman ayırdedebilirsin
Ve onu anlarsın
Sonra gülerdi
Günlerim yüzlerce ayrıntıyı merak etmekle geçerdi
Sonra yine akşam olurdu.
Suphi susardı, ben konuşsam kızardı
Tekneye martılar konardı
Yüreğim suphi'ye yanardı, ağlardım.
Suphi denize tükürürdü
Gökyüzünü tarardı, ağlardı
Sonra barışırdık
Ben flüt çalardım
Yıldız kayardı, ağlardık.
Bir sürgün kasabasıydı, bir eski zamandı, hazirandı
Cocuktum, evden kaçmıştım, gelip ona sığınmıştım
Bir gün aksilik oldu
Annem beni buldu
Suphi kaçıp kayboldu
Kasaba çalkalandı, olay oldu
Ben sustum, kanım dondu
Polisler onu yakaladığında tekti
Felaketti
Herkes meydanda birikti
Karakoldan içeri girerken sanki mağrur bir tüfekti
Ansızın dönüp bana baktı
" anladın mı ? " dedi.
Anladım dedim anladım
Ve o günden sonra hiç bir zaman hiç bir yerde
Hiç ağlamadım...
Usta bin yıllık hasretle ve özlemle🌹
Mekanın cennet olsun Yusuf Hayaloğlu! Yeri doldurulamayacak iyi kalpli değerlerimiz; hepinizi çok ama çok seviyorum!
BİR AN ÖNCE ÖLSEM DE SENİ AHMET AĞABEYİ GÖRSEM
Çocukken olur olmaz şeylerden korkar insan..büyüyünce geçer sanır. .büyür çocukluğunun masum korkularını özler. .hey gidi yosun kokulu limanlarda geçen çocukluğum. .hey
yetkoyla beni anlatmış ..
ysuf hayaloglu hayali siirler yazdi hep!
Çok geç oldu bildiklerimi yüzleştirmem hayatla
Kimse bilmez o kimdi nereliydi !!!!!!!!!!!!
Otu serbest bırakmayan ve bırakılması için bilinçsizce sadece alkole gerekçe sağlayan butun insanların ve insanlarin amminin karısını kocasının ninesinin ecdadının götünü siksin bütün eşekler
Bu bildiğin Robinson Cruzo ile Cuma
Neylersin? Yusuf hayaloğlu
Ne kadarda çok seviyorum yaa sanki kendimi görüyorum bu şarkıda 😐😯
Ahmet Tektaş şiir
Bu benim le kimsesiz fetih abinin hikayesi.....
şırnaktan tüm devrimcilere selamlar
ozledim seni yusuf abi
Fırtınadan arta kalmış bir teknede tevekkül içindeGörkemli sakalı ve iğreti parkasıyla gizlediği macerasıyla Bir acayip adam yaşardıAkşamları susardı ben konuşsam kızardı bir eski zamandı HazirandıÇocuktum evden kaçmıştım gelip ona sığınmıştımKüçücük bir koydu sığdı burayı keşfeden belki oyduUzaktan kasabanın ışıkları yanardı içim anneyle dolardı ağlardımSuphi şöyle bir gözatardı Gizli bir cigara sarardı ağlardıSonra barışırdık ben flüt çalardım cigara sönerdi ağlardıkNerden geldiğini bilmezdim kimsesizdi belki kimliksizdiOnun macerası onu ilgilendirirdi kimseye ilişmezdiBirşeylere küfrederdi hep tedirgin bir balık gibi uyurduBazen kaybolurdu arardım yağmurun altında dururduBir kalın kitabı vardı cebinde dururdu hergün okurduBen bişey anlamazdım kapağını seyreder duymazdımSakallı bir resimdi kimdi ne kadar mütebessimdiSordum birgün Suphi'ye söylediklerini niye anlamıyorum diye"Bildiklerini dedi yüzleştir hayatla ve sınamaktan korkmadoğruyla yanlışı o zaman ayırabilirsin ve onu anlayabilirsin"Sonra gülerdi günlerim yüzlerce ayrıntıyı merak etmekle geçerdiSonra yine akşam olurdu Suphi susardı ben konuşsam kızardıTekneye martılar konardı yüreğim Suphiye yanardı ağlardımSuphi denize tükürürdü gökyüzünü tarardı ağlardıSonra barışırdık ben flüt çalardım ağlardıkBir sürgün kasabasıydı bir eski zamandı HazirandıÇocuktum evden kaçmıştım gelip ona sığınmıştımBirgün aksilik oldu annem beni buldu Suphi kaçıp kaybolduKasaba çalkalandı olay oldu ben sustum kanım donduPolisler onu bulduğunda tekti Felaketti herkes meydanda biriktiKarakoldan içeri girerken sanki mağrur bir tüfektiAnsızın bana dönüp baktı Anladın mı dedi anladım dedim anladımVe o günden sonra hiçbir zaman hiçbir yerde hiç ağlamadım