Muhteşem bir ses!

iyi geceler :(

Ben bu şarkıyı aşk ayrılığı için yazılmış bir şarkı zannediyordum ancak okuyunca anladım içim ağladı.Orhan Seyfi Orhon un kızı kanser hastasıdır babasınıda çok sever ve ölürse babasına sözverdirir babası sağlamayacaktır ancak baba sözünü tutamaz...

60 senedir aynı hazzı alıyorum.

Muhteşem söylüyor...Ne varsa eskilerde var...

Kaliteli insanlardan Muhtesem sesler. Nesrin Sipahi bu sesle bu donemde Dunya yildizi olurdu. Insanin icine isliyor bu super ses.

15 yasindaydim ilk dinledigimde.... hala ayni duygu, ayni lezzet

😞

Özlenen herşeye gidiyor bu eser

Gonlumun sesi

Karadayı ♡♡

Müzik efsane ya biz şanslılar bunları dinliyoruz işte.

TÜRK POP ve TÜRK SANAT MÜZİĞİnin YAKIN TARİHÇESİ (Mastırımdan kısa özet geçiyorum, isteyen kaynak vermeden kullanabilir.)Açıklama: 'Yerli Pop' genelinde 90'lar sonrası süregelen Arabeskin ağır bastığı bir dönemi, 'Türk Pop' evrensel tarzda pop müziğin etkili olduğu 80ler ve öncesi bir dönemi anlatmak için kullanılanmıştır. iki tarzın birbirine karıştırılmaması gerekir.80'lerin sonu ve 90'lar sadece Yerli Popun değil Arabesk Müziğin temellerinin atıldığı yıllardı. Tüdanya, Müslüm Gürses, Kibariye, İbrahim Tatlıses, Emrah, Mahsun Kırmızıgül, Azer Bülbül gibi ses ve beste yerine, söz yazımında "aşırı duygusallık" olgusuna vurgu yapan bir tarz olan Arabesk kısa sürede dar ve orta kesimden milyonları kendisine çekti. Batı tarzında pop müzik yapan Sezen, Nilüfer, Ajda vb sanatçıların kaset satışları Kibariye, İbrahim Tatlıses, Müslüm Gürses gibi sanatçıların gerisinde kaldı. Dar gelirli kesim deyim yerindeyse yemeyip içmiyor ama bu tip şarkıcıların kasetlerine para yetiştiriyordu, tıpki sigara ve ucuz içkiye para yetiştirdikleri gibi.12 yaşındaki veletler Beyoğlu'nda ellerinde sigara yürürken Emrah'ın 'Ayrılamam' şarkısından İbrahim Tatlıses'in 'Mavi mavi masmavi'sine kadar olan nakaratları dillerine doluyor, bu tip şarkıları da Yeşilçam prodüktörleri bolbol film çekiyordu. Türkiye böylece hem şarkıcı hem de Yeşilçam'a artist yetiştiriyordu. Durum böyle olunca şarkıya klip çekmesini Arabeskçiler Yeşilçam'ın yıkılmasından sonra öğrenecekti.Arabesk müziğinin batı tarzı denilen ve aslında 80'lerin çok öncesinde çıkmış olan Türkiye'deki pop müziğe etkisi özellikle 90'larda görüldü. Müzikte anlam kargaşasının da yaşandığı 90'lar ticari kaygılar ve kendine dinleyici kitlesi çekebilmek gayesinde olan birçok sanatçıyı giderek pop müzikten uzaklaştırıp; Arabesk müziğinin enstrümanlarını, sözlerini ve adeta birbirinin kopyası olan tınılarını sentezlemeye zorladı. Bu kargaşadan Tarkan, Ajda Pekkan, Sezen Aksu gibi şarkıcılar kendini yenilemek yerine Arabeskleştirdi. İlk albümlerinde ve özellikle 80ler öncesinde pop müziğinin en usta besteci ve söz yazarları ile çalışan bu kesim Melih Kibar, Cenk Taşkan, Aysel Gürel, Onno Tunç, Garo Mafyan gibi ustaların piyasadan çekilmesinden sonra da ikinci büyük yarayı aldı.Peki Arabesk, Türk Sanat Müziğini (kabaca 80'ler sonrası olan Müren'in başı çektiği akım) nasıl etkiledi? 90'lı yıllara gelindiğinde ticari kazancı ilke edinen birçok özel radyo ve tvler ülke geneline büyük hızla yayıldı. 90'ların sonu ve 2000'lerin başına gelindiğinde sadece Arabesk veya Yerli Pop türünde müzik yayını yapan yüzlerce yerel radyo kanalı kuruldu. Türk Sanat Müziğine ağırlık veren tek bir yerli radyo kanalı açılmazken, Arabeskçi radyo ve şarkıcıların sayısında patlama oldu; Nihat Doğan, Alişan, Hakan Taşıyan, Güllü... Kökenleri ta 15. yüzyıla kadar giden Türk Sanat Müziği'nin ise Türk Pop müziği gibi Arabeske doğru evrimleşip kırma bir müzik türü olmasını ilk başta bu müziğe hala gönülden bağlı dinleyici kesimi ve Müzeyyen Senar, Zeki Müren gibi Arabeske pek de sıcak bakmayan usta bestecilerin karşıt duruşu bunda etkili oldu. Fakat Zeki Müren'in Türk Sanat Müziğini 70ler öncesi klasik musiki anlayışından çoksesli, renkli ve daha fazla enstrümanın yer aldığı 80li yıllardaki Müren tarzına doğru bir geçişe götürdüğü ve bu Müren tarzının Emel Sayın, Muazzez Abacı, Muazzez Ersoy gibi sanatçılara da yol gösterici olduğu aşikardır. Zeki Müren'in kendine özgü bu tarzını eleştiren ve muzik tarihi konusunda yüzeysel bir bilgiye sahip olanlar, onun Türk sanat müziğine en büyük kötülüğü yaptığını ve Arabeskin ülkede temellerini attığı iddasında bulunurlar. Zeki Müren'in Klasik Türk Musikisi altyapısından yetiştiğini gözden kaçıran bu eleştiriler, Müren tarzının hem görünüş, hem duyuş açısından tek sesli ve birkaç istisna hariç genelinde oktav fakiri olan Arabesk müzik ve sanatçılarından tamamen farklı olduğunun bilincinde değildir veya kişisel sebeplerden ötürü böyle bir iddiada bulunma gereğini duymaktadırlar. Arabeskten farklı olan Müren Sanat Müziğinin, Arabesk ve aynı zamanda Klasik Türk Musikisi de söyleyen günümüz sanatçılarından ayırt etmek zor değildir örneğin Bülent Ersoy'dan. Müren'den sonra durma noktasına gelen Türk Sanat Müziğinin Türk Pop Müziği gibi bir yara almaktansa kabuğuna çekildiğini söylemek yanlış bir saptama olmaz. Avni Anıl, Abdullah Yüce, Ziya Taşkent, Sadettin Kaynak gibi ustaların artık olmadığı ve Klasik Türk Musikisinin (kabaca 70'ler öncesi eserleridir) eğitimini verecek ustaların da parmakla arandığı düşünülürse benim gibi bu alanda köklü eğitim almış olanların bu ülkede iş bulamaması ne kadar acıdır!

Annem, Babam ve çocukluğum sadece...:(.....

:((((((...........

bu nasıl ses of of

Ey! yıldızlı geceler kadar güzel olan "Saklı sevdam" seni sevmek bir bahtiyarlıktır..

Bu şarkıyı beğenmeyen o 9 kişiye bacağım girsin.

Bu sarkiyi dinleyince beni eskilere goturuyor.

anacigmin en sevdigi sarkilardi nur icinde yat yavrum canim

Nesrin ablamız bir tane....

turk.sanat.muzigin.efsana.sanatcilarini.dinledikce.su.an.kupeli.ve.dovmelilere.bakiyorum.bir.tuhaf.oluyorum

Eskimeyenlerden bir şarkı...

Muhteşem bir ses!

iyi geceler :(

Ben bu şarkıyı aşk ayrılığı için yazılmış bir şarkı zannediyordum ancak okuyunca anladım içim ağladı.Orhan Seyfi Orhon un kızı kanser hastasıdır babasınıda çok sever ve ölürse babasına sözverdirir babası sağlamayacaktır ancak baba sözünü tutamaz...

60 senedir aynı hazzı alıyorum.

Muhteşem söylüyor...Ne varsa eskilerde var...

Kaliteli insanlardan Muhtesem sesler. Nesrin Sipahi bu sesle bu donemde Dunya yildizi olurdu. Insanin icine isliyor bu super ses.

15 yasindaydim ilk dinledigimde.... hala ayni duygu, ayni lezzet

😞

Özlenen herşeye gidiyor bu eser

Gonlumun sesi

Karadayı ♡♡

Müzik efsane ya biz şanslılar bunları dinliyoruz işte.

TÜRK POP ve TÜRK SANAT MÜZİĞİnin YAKIN TARİHÇESİ (Mastırımdan kısa özet geçiyorum, isteyen kaynak vermeden kullanabilir.)Açıklama: 'Yerli Pop' genelinde 90'lar sonrası süregelen Arabeskin ağır bastığı bir dönemi, 'Türk Pop' evrensel tarzda pop müziğin etkili olduğu 80ler ve öncesi bir dönemi anlatmak için kullanılanmıştır. iki tarzın birbirine karıştırılmaması gerekir.80'lerin sonu ve 90'lar sadece Yerli Popun değil Arabesk Müziğin temellerinin atıldığı yıllardı. Tüdanya, Müslüm Gürses, Kibariye, İbrahim Tatlıses, Emrah, Mahsun Kırmızıgül, Azer Bülbül gibi ses ve beste yerine, söz yazımında "aşırı duygusallık" olgusuna vurgu yapan bir tarz olan Arabesk kısa sürede dar ve orta kesimden milyonları kendisine çekti. Batı tarzında pop müzik yapan Sezen, Nilüfer, Ajda vb sanatçıların kaset satışları Kibariye, İbrahim Tatlıses, Müslüm Gürses gibi sanatçıların gerisinde kaldı. Dar gelirli kesim deyim yerindeyse yemeyip içmiyor ama bu tip şarkıcıların kasetlerine para yetiştiriyordu, tıpki sigara ve ucuz içkiye para yetiştirdikleri gibi.12 yaşındaki veletler Beyoğlu'nda ellerinde sigara yürürken Emrah'ın 'Ayrılamam' şarkısından İbrahim Tatlıses'in 'Mavi mavi masmavi'sine kadar olan nakaratları dillerine doluyor, bu tip şarkıları da Yeşilçam prodüktörleri bolbol film çekiyordu. Türkiye böylece hem şarkıcı hem de Yeşilçam'a artist yetiştiriyordu. Durum böyle olunca şarkıya klip çekmesini Arabeskçiler Yeşilçam'ın yıkılmasından sonra öğrenecekti.Arabesk müziğinin batı tarzı denilen ve aslında 80'lerin çok öncesinde çıkmış olan Türkiye'deki pop müziğe etkisi özellikle 90'larda görüldü. Müzikte anlam kargaşasının da yaşandığı 90'lar ticari kaygılar ve kendine dinleyici kitlesi çekebilmek gayesinde olan birçok sanatçıyı giderek pop müzikten uzaklaştırıp; Arabesk müziğinin enstrümanlarını, sözlerini ve adeta birbirinin kopyası olan tınılarını sentezlemeye zorladı. Bu kargaşadan Tarkan, Ajda Pekkan, Sezen Aksu gibi şarkıcılar kendini yenilemek yerine Arabeskleştirdi. İlk albümlerinde ve özellikle 80ler öncesinde pop müziğinin en usta besteci ve söz yazarları ile çalışan bu kesim Melih Kibar, Cenk Taşkan, Aysel Gürel, Onno Tunç, Garo Mafyan gibi ustaların piyasadan çekilmesinden sonra da ikinci büyük yarayı aldı.Peki Arabesk, Türk Sanat Müziğini (kabaca 80'ler sonrası olan Müren'in başı çektiği akım) nasıl etkiledi? 90'lı yıllara gelindiğinde ticari kazancı ilke edinen birçok özel radyo ve tvler ülke geneline büyük hızla yayıldı. 90'ların sonu ve 2000'lerin başına gelindiğinde sadece Arabesk veya Yerli Pop türünde müzik yayını yapan yüzlerce yerel radyo kanalı kuruldu. Türk Sanat Müziğine ağırlık veren tek bir yerli radyo kanalı açılmazken, Arabeskçi radyo ve şarkıcıların sayısında patlama oldu; Nihat Doğan, Alişan, Hakan Taşıyan, Güllü... Kökenleri ta 15. yüzyıla kadar giden Türk Sanat Müziği'nin ise Türk Pop müziği gibi Arabeske doğru evrimleşip kırma bir müzik türü olmasını ilk başta bu müziğe hala gönülden bağlı dinleyici kesimi ve Müzeyyen Senar, Zeki Müren gibi Arabeske pek de sıcak bakmayan usta bestecilerin karşıt duruşu bunda etkili oldu. Fakat Zeki Müren'in Türk Sanat Müziğini 70ler öncesi klasik musiki anlayışından çoksesli, renkli ve daha fazla enstrümanın yer aldığı 80li yıllardaki Müren tarzına doğru bir geçişe götürdüğü ve bu Müren tarzının Emel Sayın, Muazzez Abacı, Muazzez Ersoy gibi sanatçılara da yol gösterici olduğu aşikardır. Zeki Müren'in kendine özgü bu tarzını eleştiren ve muzik tarihi konusunda yüzeysel bir bilgiye sahip olanlar, onun Türk sanat müziğine en büyük kötülüğü yaptığını ve Arabeskin ülkede temellerini attığı iddasında bulunurlar. Zeki Müren'in Klasik Türk Musikisi altyapısından yetiştiğini gözden kaçıran bu eleştiriler, Müren tarzının hem görünüş, hem duyuş açısından tek sesli ve birkaç istisna hariç genelinde oktav fakiri olan Arabesk müzik ve sanatçılarından tamamen farklı olduğunun bilincinde değildir veya kişisel sebeplerden ötürü böyle bir iddiada bulunma gereğini duymaktadırlar. Arabeskten farklı olan Müren Sanat Müziğinin, Arabesk ve aynı zamanda Klasik Türk Musikisi de söyleyen günümüz sanatçılarından ayırt etmek zor değildir örneğin Bülent Ersoy'dan. Müren'den sonra durma noktasına gelen Türk Sanat Müziğinin Türk Pop Müziği gibi bir yara almaktansa kabuğuna çekildiğini söylemek yanlış bir saptama olmaz. Avni Anıl, Abdullah Yüce, Ziya Taşkent, Sadettin Kaynak gibi ustaların artık olmadığı ve Klasik Türk Musikisinin (kabaca 70'ler öncesi eserleridir) eğitimini verecek ustaların da parmakla arandığı düşünülürse benim gibi bu alanda köklü eğitim almış olanların bu ülkede iş bulamaması ne kadar acıdır!

Annem, Babam ve çocukluğum sadece...:(.....

:((((((...........

bu nasıl ses of of

Ey! yıldızlı geceler kadar güzel olan "Saklı sevdam" seni sevmek bir bahtiyarlıktır..

Bu şarkıyı beğenmeyen o 9 kişiye bacağım girsin.

Bu sarkiyi dinleyince beni eskilere goturuyor.

anacigmin en sevdigi sarkilardi nur icinde yat yavrum canim

Nesrin ablamız bir tane....

turk.sanat.muzigin.efsana.sanatcilarini.dinledikce.su.an.kupeli.ve.dovmelilere.bakiyorum.bir.tuhaf.oluyorum

Eskimeyenlerden bir şarkı...